Türk Girişim Şirketi; Holoporter ile 3 Boyutlu Görüşme Teknolojisine İmza Attı
Dünyada korona virüs pandemisi sürerken; evden çalışma, uzaktan eğitim, seyahat kısıtlamaları da iş ve eğitim sektörleri için zorlayıcı olmaya devam ediyor. Her ne kadar iki boyutlu video konferans sistemleri bu süreçte popüler olsa da yüz yüze etkinliklerin verimliliği alınamıyor. Bu noktada 3D teknolojilerin önemi de giderek artıyor. Türkiye’nin inovasyon üssü Teknopark İstanbul’un kuluçka merkezi Cube Incubation’da faaliyetlerini sürdüren Scalar Vision da 4 yıllık tecrübesiyle 3D teknolojileri üzerine odaklı olarak çalışmalarını bu dönemde yoğunlaştırıyor. Şirket 2018’in Ekim ayında başladığı gerçek zamanlı 3D iletişim sistemi olan Holoporter’ı uygulamaya sunuyor.
Yoğun uğraşlarla geliştirilen Holoporter ile kişilerin üç boyutlu görüntüleri gerçek zamanlı olarak başka bir yere iletiliyor. Scalar Vision yetkilileri bilim kurgu ismi ile ışınlanma projesi olarak tanımlanabilecek bu proje ile Starwars filminde yer alan Obi Wan Kenobi’nin görüntüsünün galaksiler arası seyahat etmesinin bu projeye en yakın örnek olarak verilebileceğini belirtiliyor. Hatta, görüntü iletme özelliklerinin yanında sunum, video veya üç boyutlu nesneler üzerinde birlikte çalışma modülleri ile Starwars’da kullanılan üründen daha fazla fonksiyon sağlıyoruz diyorlar.
Dünyadaki örneklerine göre daha işlevsel ve daha düşük maliyetli
Holoporter projesi kullandığı teknolojiler itibariyle çok karmaşık bir yapıya sahip. Görüntü işleme, üç boyut teknolojileri, oyun motoru, AR (Artırılmış Gerçeklik), grafik kartı programlama, sıkıştırma ve ağ üzerinden yayınlama teknolojilerinin en güncel tekniklerinin kullanılması hatta geliştirilmesi ile geliştirildi.
Sistem geliştirmesinde kullanılan donanımın düşük maliyetli olmasının ürünlerinin özellikle işletmeler tarafından satın alınabilecek bir fiyat noktasında olmasını sağladığına dikkat çeken Scalar Vision Kurucusu Bülent Demirhan: “Firmamız tarafından geliştirilen yüksek performanslı yazılımımız sayesinde bu donanımlardan nitelikli görüntü elde edilerek çok önemli bir eşik aşıldı.Uygulamamız bir saniyede 900 MB büyüklüğünde veriyi (bir buçuk saatlik bir filmin dosya boyutu) gerçek zamanlı olarak işleyerek çalışıyor. Projemiz prototip aşamasına geldi ve kontrollü ortamda demo yapabilir durumdayız.
Dünyada benzer alandaki çalışmalar arasında en nitelikli sonucu veren ürün olduğu konusunda iddialıyız. Gerçek zamanlı 3D görüntü oluşturup, sunum imkanları sağlayan iletişim sistemi bizim projemiz dışında bulunmuyor. Çok yüksek maliyetli stüdyolarda genelde sinema sektörü için oluşturulmuş sistemler mevcut olsa da bunlar iletişim sistemi olarak kullanılmaya müsait değil ve prodüksiyon süreleri ve maliyetleri çok yüksek. Bunların dışında tek sensörlü ve çok dar açılı görüntü aktarma uygulamaları var. Dar açı sebebi ile gerçeklik hissiyatı düşük ve etkili iletişim için gerekli olan diğer sunum ve 3D obje paylaşımı imkanları bulunmuyor” dedi.
Alacağımız Yatırımla Dünyaya Açılacağız
Dünyada benzer çalışmaların yapıldığını da belirten Demirhan bilgileri dahilinde bulunan 1 milyon dolar gibi çok yüksek maliyetli sistemler dışında gerçek zamanlı görüntü oluşturulmasında en nitelikli görüntü ve fonksiyon sağlayan en uygun uygulama olduklarını da hatırlatarak, “Elimizde performans gösteren prototipimiz hazır durumda ve çok kısa sürede sipariş üzerine üretim yapabilir duruma gelebiliriz. Seri üretim ve yurtdışı piyasalara açılım içim yatırımcı arayışımız var ve bu konuda doğru yatırım platformuyla bir araya gelirsek dünyada önemli bir oyuncu haline gelebiliriz” dedi.
Holoporter nasıl bir çalışma deneyimi sunacak?
Holoporter sayesinde günlük hayattakine benzer üç boyutlu görüşme yapma imkanı sunuluyor. Günlük akışta mümkün olmayan başka imkanlar da bu teknolojiyle insanlığın kullanımına sunuluyor. Örnek olarak bir plaza toplantı odasına jet motoru fiziki olarak getirilemez ama bu teknolojiyle dijital olarak saniyeler içerisinde her türlü nesneyi bulunulan ortama getirip, birbirinden uzak noktalardaki insanların bu nesneler üzerinde birlikte çalışmaları sağlanmış oluyor.
Holoporter Korona Virüsü ile mücadeleye nasıl bir fayda sağlayabilir?
Etkili ve güvenilir bir aşının ortaya çıkma zamanı henüz öngörülebilir değil. Uluslararası, şehirlerarası seyahat düzeninin hatta şehir içi karşılıklı görüşmelerin ne zaman normale döneceği de kestirilemiyor.
Geliştirdikleri teknolojinin, yüksek verimlilik toplantıların gerçek zamanlı olarak yapılmasına imkan sağlayarak, hem sosyal mesafenin korunmasını, hem de birlikte çalışmayı mümkün kıldığına da dikkat çeken Bülent Demirhan: “Bu sayede virüsün ülke ve dünya içerisinde yayılma riskinden uzaklaşılıyor ve aynı zamanda seyahat, konaklama masraflarından da tasarruf sağlıyor. Mesafeye bağlı olarak, saatler veya günler süren iş seyahatleri yerine masanızdan uzak noktalara ulaşma imkanıyla da büyük zaman kazancı sağlıyor. Bunlara ek olarak, uluslararası /şehirlerarası ekip kurma ve birlikte çalışmanın önündeki pek çok sınır kalkmış oluyor ve bununla birlikte çok farklı iş ve sosyal imkanlar ortaya çıkarabilecek bir altyapı getirmiş oluyor. Holoporter, seri üretime geçilmesi ile bütçesel olarak zamanla son kullanıcıya da hitap edecek seviyelere gelecek” dedi.
İlk sipariş savunma sanayi şirketinden!
Scalar Vision Kurucusu Bülent Demirhan ilk satış anlaşmasını yaptıklarını da belirterek, ülkemizin büyük bir savunma sanayi kuruluşunun geliştirilen teknolojiyi mevcut projesine entegre etmek üzere satın aldığına vurgu yaptı. Ayrıca, projenin gelecek nesil iletişimi temsil etmesi ve 5G’nin sağlayacağı diğer imkanlar özelinde ülkemizdeki ve yurtdışındaki bazı telekom operatörleriyle iş birliği görüşmelerinin sürdüğü de aktarıldı.