BluTV İnsan Kaynakları Direktörü Coşkun Özcan, özelikle veri bilimi, yapay zekâ, siber risk ve otomasyon gibi alanlarda çalışacak kişilere ihtiyaç olduğunu belirtiyor.
Pandemi birçok sektörü farklı etkiledi. Şirketler, birçok şeyi pandemi etkisine göre tekrardan gözden geçirmek zorunda kaldı. Bunların arasında en çok ön plana çıkan ve değişen süreç işe alımlar oldu. Bundan etkilenen bir diğer şirketlerden biri de Türkiye’nin önde gelen online video izleme platformu BluTV… Şirket, geçen Mart’tan bu yana altı kişiyi bünyesine kattı.
Teknoloji çok hızlı değişen bir alan olduğunu anlatan BluTV İnsan Kaynakları Direktörü Coşkun Özcan, “Özelikle veri bilimi, yapay zekâ, siber risk ve otomasyon gibi alanlarda çalışacak kişilere ihtiyaç var. Bu ihtiyacın gün geçtikçe yükseldiğini görebiliyoruz ve önümüzdeki senelerde de bu devam edecek” diye konuşuyor. En çok yazılım, ürün, dijital pazarlama, kullanıcı deneyimi ve veri bilimi alanlarında arayışların yüksek olduğunu belirtiyor. Şirketlerin birçoğunun dijital ve teknolojik dönüşüme girmesinden dolayı bu pozisyonlardaki arayışların yükselmesi çok şaşırtıcı olmadığını sözlerine ekliyor.
Yeni adaylara öneriler…
Özcan, yeni dönemdeki İK süreçlerinin nasıl değiştiği konusunu şöyle yorumluyor: “Öncelikle yüz yüze mülakat kavramı hemen hemen kalmadı diyebiliriz ve bu süreçler artık tamamen online görüşme sürecine dönüştü. İşe alım mülakatlarının artık Zoom ve Skype gibi dijital platformlar üzerinden gerçekleştirilmesi sonucu işe alımın mümkün olduğunu deneyimledik. Online görüşmeler, yüz yüze yapılan mülakatlar kadar etkili olmayabiliyor. Dolayısıyla, insan kaynakları ve işe alım uzmanları dijital mülakat yaklaşımlarını ve süreçlerini gözden geçirmeli. Şirketlerin kültüre, çalışan sağlığına ve mutluluğuna olan bakış açıları ve uygulamaları artık adayların en çok önem verdiği noktalardan. Dolayısıyla, şirketlerin mülakatlarda bu süreçleri vurgulaması çok önemli. Bu süreçte şirketlerin aday bulma konusunda da zorluk çektiğini görebiliriz.“
BluTV’de ilk mülakatları, işe alım yapan ilgili birimin insan kaynakları iş ortağı gerçekleştiriyor. Daha sonra, birim yöneticisi teknik mülakatları yapılıyor ve olumlu sonuçlanan adayların son görüşmeleri, yönetim ekibi üyesi olan kişi tarafından gerçekleştiriliyor. Şirket, bazı pozisyonlar için de vaka çalışmaları talep ediyor. Coşkun Özcan, yeni adaylar için mülakat önerileri şöyle sıralıyor:
- Her zaman göz teması kurun.
- Mülakat öncesi, görüşülecek firma hakkında iyi bir araştırma yapılması çok önemli.
- Sorular hazırlayın; ne olursa olsun birkaç soru sormanız çok önemli.
- Deneyimlerinizi özetlerken süreye dikkat edin. Her bir deneyiminizi en fazla 5 dakikada anlatmayı hedefleyin ve deneyimlerinizi örnek vererek anlatın.
- Keyfini çıkarın. Her mülakat yeni bir deneyimdir ve deneyimin iyisi veya kötüsü yoktur. Mülakat olumsuz sonuçlanırsa hiç moralinizi bozmayın; demek ki o şirket size göre değilmiş. Ama en azından neden olumsuz sonuçlandığını öğrenmeye çalışın.
“Z kuşağının bir şirketten beklentisi farklı…”
Coşkun Özcan, BluTV’nin İK stratejisini şöyle anlatıyor: “Her zaman en önemlisi ‘Önce İnsan’… Saygılı, dürüst, samimi, mütevazı, değişime açık, eğlenceli ve bizimle birlikte büyümek isteyen kişilerle çalışmayı çok isteriz. Bu değerlerimizi herkesin özel hayatına, iş hayatına ve müşteriye karşı yansıtması da çok önemli. Dolayısıyla aday görüşmelerimizi bu değerler üzerinden yola çıkıp gerçekleştiriyoruz. BluTV’de yeni açılan pozisyonlar olduğunda ilk işimiz bu yeni arayışımızı çalışanlarımıza duyurmak ve içeriden başvuru almak oluyor. Çalışanın mevcutta bulunduğu ve başvurduğu pozisyonla hiç ilgisi yoksa bile değerlendiriyoruz. Bunun dışında kariyer anlamında çok daha yalın yol haritaları oluşturduk ve bu uygulama sonucu tüm çalışanlarımıza hem iç rotasyon anlamında hem kendi uzmanlık alanlarında daha hızlı ilerleyebilmeleri için imkanlar sunuyoruz.“
Ona göre yeni jenerasyonun çalışacağı şirketten ve görev alacağı pozisyondan artık çok daha farklı beklentileri var. Çünkü eskisine göre Z kuşağı, artık her şeyi çok daha sorguluyor ve bunu analitik bir şekilde düşünerek yaptığını söylüyor ve ekliyor: “Davranışsal olarak da çok daha farklılar ve işin en ince detayına kadar önem veriyorlar. Örneğin alışveriş için fiyat, marka ve ürün kalitesinden çok, kullanıcı deneyimi daha önemli bir konu onlar için.“